Yeni nesil bir ameliyatsız yüz germe tekniği olan “İpek Koza Tekniği” adını, koza gibi sıkı ve dayanıklı; ipek gibi parlak ve genç bir cilt hedeflemesinden dolayı almıştır. Cildin yapısındaki değişimler sonrasındaki eski haline olan değişim, ipek böceğinin yaşadığı dönüşüm ile simge haline getirilmiştir.
“İpek estetiği” olarak da bilinen bu teknik, esasen kişinin kendi vücudunun ve cildinin güçlenerek toparlanmasını sağladığı için, kişinin genç bir yüze sahip olması yönünde dış etmenlerden bağımsız bir tedavi tekniği olarak öne çıkmaktadır.
Yöntemin uygulanabilirliği hasta için zorluk içermiyor ve sonuçları anında gözlemlenebiliyor. Yüzün içerisinde organik iplerle doku destekleri yapılıyor. Küçük iğne dokunuşları ile gerçekleştirilen bu işlem sonrasında, ipler eriyip kayboluyor. Ciltte, ipek liflerinde olduğu gibi güçlü bağ lifler oluşumunu ve kolajen salgılanmasını sağlayan bu yöntem, ciltte herhangi bir askılama yapılmasına gerek bırakmıyor. Bu nedenle yöntemin sonrasında oluşan doku sıkılığı, aynı yüz askılama işlemlerinde oluşan gergin görünümün elde edilmesini sağlıyor.
Uygulanan yöntem sonrasında cildin solgunluğu da giderilmiş ve sağlıklı bir görünüm kazanılmış oluyor. İpek koza tekniği, yüz çizgisi “V” şeklinde kalmayıp zamanın ve yer çekiminin etkisi ile sarkmış “U” görünümü almış, çene altında pot bir deri görünümü oluşmuş kişiler için de ameliyatsız bir çözüm getiriyor.
30 dakika kadar süren kısa seanslarla uygulanan teknik ile, etkisi 2 yıla kadar sürecek olan genç, parlak ve gergin görünüm kazanılıyor.
İpek koza tekniğini desteklemek amacı ile, uygulama sonrasında, doğal ipeğin içeriğinde mevcut olan Sericin ve Fibroin proteinlerini içeren ham ipek koza ile krem ve altın maske uygulamaları da yapılmaktadır.